European Cardiologist Certificate
PROF. DR. İBRAHİM BARAN

BİLGİ BANKASI

Sık Sorulan Sorular ve Cevapları

Kalbin elektrik sistemi nedir?

Kalbimizin tıpkı bir şehrin elektrik şebekesine benzer bir sistemi vardır. Gerçekte de sağ kulakçıkta yer alan ana merkezden (sinus düğümü) çıkan uyarılar, kulakçıklarla karıncıklar arasında yer alan bir ara istasyondan (atriyoventriküler düğüm) kısa bir bekleme ile geçtikten sonra yine özelleşmiş iletim yolları ile karıncıklara yayılır. Böylece ana merkezde üretilen elektriksel uyarı tüm kalp kası hücrelerine iletilerek kalbin kasılmasını sağlar.

Kalbin elektrik sisteminde aksamalar neden olur?

Çok çeşitli nedenlerle kalbin bu normal uyarı ve ileti sisteminde aksamalar oluşabilir. Bazen de doğuştan olan ek yollar iletimde adeta kısa devrelere yol açarak taşikardi dediğimiz hızlı kalp atışlarına neden olabilirler. Ayrıca bazen kalbin herhangi bir yerinden kalbin yukarıda sözü edilen ana uyarı merkezinin denetimi dışında uyarılar çıkabilir ve hızlı atışlara neden olabilirler.

Elektrofizyolojik tanı yöntemi (EFÇ) nedir?

Elektrofizyolojik çalışma denilen tanı yöntemi ile kasık ve/veya boyundan damar içine yerleştirilen ince kılıflardan geçirilerek kalbe ulaştırılan elektrod kateter denilen ince teller yardımıyla kalbin içinden doğrudan alınan elektrik sinyalleri gelişmiş bilgisayarlar aracılığı ile değerlendirilerek normalden sapmalar araştırılır. Bu sayede kalbin ana merkez uyarı sisteminin iyi çalışıp çalışmadığı ve uyarıları ileten sistemin işlevini güvenle görüp görmediği anlaşılabilir.

Çoğu kez hızlı atma şeklinde çarpıntı yakınması olan hastalarda, hastanın yakınma nedeni olan hızlı atışlar özel yöntemlerle kalbin içine yerleştirilen bu tellerden (çalışmanın amacına ve ritim bozukluğunun türüne göre 2-4 adet) verilen uyarılarla oluşturularak meydana geliş nedenleri araştırılır. Böylece kısa devrelerin varlığı saptanırsa radyo dalgaları ile noktasal enerji verilerek çarpıntı tamamen tedavi edilmiş olur. Ya da eğer çarpıntıyı oluşturan bir odak saptanırsa yine radyo dalgası enerjisi verilerek ortadan kaldırır. Buna kateter ablasyonu tedavisi adı verilir. Bu yolla bugün hızlı kalp atışı şeklindeki çarpıntıların (taşikardi) çoğunun kalıcı tedavileri olanaklı hale gelmiştir.

Elektrofizyolojik tanı yöntemi (efç) hastayı nasıl etkiler, bu uygulama ne kadar sürer?

Elektrofizyolojik çalışma sırasında kalbin içinden test uyarıları verildiğinde çarpıntı hissedebilirsiniz. Ya da kalbe verilen uyarılarla sizin esas yakınmanız olan çarpıntı meydana getirildiğinde benzer hissi duyabilirsiniz. Bazen hızlı atış şeklindeki ritmi uyardıktan sonra düzeltmek için dışardan elektrik şoku vermek gerekebilir. Şok verme işleminden önce çoğu kez sizi uyutacak ilaç verileceğinden ağrı duymazsınız. Tanısal amaçla yapıIan elektrofizyolojik incelemeler 30-60 dakika kadar sürer. Eğer tedavi edici bir girişim gerekirse bu 1-4 saat kadar sürebilecek bir işlemdir.

Elektrofizyolojik tanı yönteminin (EFÇ) riski var mıdır?

Bu işlemler temelde düşük riskli uygulamalardır. Ancak her işlemde olduğu gibi bazı sorunları da beraberinde getirebilir. Ölüm olasılığı çok düşüktür. Nadiren işlem sırasında kalp kasının delinmesine bağlı olarak kalp zarları arasına sıvı sızabilir. Yine nadiren tedavi edici işlemler sırasında (ablasyon) çarpıntı oluşturan kısa devrenin kalbin normal uyarı sistemine çok yakın olması nedeniyle, radyo dalgası enerjisi verilmesi sırasında kalbin ileti sisteminde bloklar oluşabilir. Böyle durumlarda kalıcı kalp pili takılması gerekebilir.

Damara giriş yerlerinde olguların % 2-3'ünde kanamalar, deri altına kan sızmaları ve buna bağlı şişlikler ve ağrı olabilir. Ancak çoğunlukla bunlar önemli sorun oluşturmaz ve kendiliğinden düzelir.

Elektrofizyolojik tanı yönteminin (EFÇ) alternatifleri var mıdır?

Elektrofizyolojik çalışma ile elde edilen veriler başka bir tanı yöntemi ile sağlanamaz. Çoğu kez diğer tanı yöntemleri yetersiz kaldığı zaman uygulanır.

Elektrofizyolojik tanı yönteminin (EFÇ) koroner anjiyografiden farkı nedir?

Koroner anjiyografi kalbin damarlarında daralma veya tıkanma olup olmadığını gösterir. EFÇ ritim bozukluğunun kaynağını ve kesin tanısını sağlar. Koroner anjiyografi kasık veya bilek atardamarından girilerek yapılır. EFÇ kasık veya boyundan toplardamardan girilerek yapılır. Atardamar girişimlerinde kanama riski toplardamara göre daha fazladır. Kanamayı engellemek için atardamara uzun süre basmak gerekir. Toplardamarda kanamayı engellemek çok daha kolaydır. Bu nedenle EFÇ’de kanama riski çok azdır.

Anjiyografide damarların içine opak madde denilen ilaç verilir. Bu ilaç böbrekler için zararlı olabilir. Allerji yapabilir. Kalp yetmezliği varsa kötüleşebilir. EFÇ’de hastaya opak madde verilmez. Hasta sadece çarpıntı hisseder. Bu nedenle anjiyoya göre risk çok daha düşüktür. Bazı hastalara aynı anda hem EFÇ,hem koroner anjiyografi yapmak gerekebilir.

Kateter ablasyonu nedir, ne zaman ve nasıl uygulanır?

Kateter ablasyonu, radyo dalgaları verilerek yapılan ritim bozukluğu tedavisidir. Kalbin içinde ritim bozukluğu yapan yerlerin yakma veya dondurma ile tahrip edilmesiyle yapılır. Bu yöntem ilaçlarla denetim altına alınamayan ritim bozukluklarında ya da hastaların yaşam boyu ilaç almayı istememeleri halinde uygulanır. Bazı durumlarda ritim bozukluğu yaşamı tehdit edebilecek denli önemli olabilir. Böyle durumlarda doğrudan kateter ablasyon yöntemi uygulanması gerekebilir. İşlem temelde lokal anastezi ile iğne giriş yerleri uyuşturularak, bazı durumlarda da genel anestezi altında yapılır. İşlem sırasında kendinizi rahat hissedebilmeniz için sakinleştirici ilaç yapılabilir. İşlemlerden sonra kanamayı önlemek için birkaç saat bacaklarınızı oynatmadan yatmanız gerekir.

Kateter ablasyonu yönteminin başarı şansı nedir?

Kateter ablasyonu ile kalbin hızlı atma şeklindeki ritim bozukluklarının tedavisinin başarı olasılığı, tedavisi hedeflenen çarpıntının türüne, kısa devrenin yerine göre % 70-95 arasında değişir. Başarıdan çarpıntının bir daha olmamak üzere tedavisi anlaşılır. Başarılı uygulamadan sonra çarpıntının tekrarlama olasılığı ritim bozukluğunun türüne göre değişir. Örneğin kalpte kısa devrelere bağlı çarpıntılarda bu olasılık % 5-8 arasındadır.

Kalp pilim var nelere dikkat etmeliyim?

Kalp piliniz yeni takıldıysa pil olan tarafdaki omzu 1-2 ay süreyle aşırı hareket ettirmekten kaçınılmalıdır. Zorlayıcı bir hareket veya ağır kaldırmak pil kablosunun (elektrod) yerinden oynamasına neden olabilir ve tekrar operasyon gerekebilir.

Evdeki elektrikli cihazlar genelde pile zarar vermez. Cep telefonu kullanılıyorsa pil cebinden en az 15 cm uzakta olmalıdır.

Yüksek manyetik alan içeren alanlar pilin çalışmasını bozar ve hayati tehlike oluşturabilir. Bunlardan MRI cihazı, elektrikli ark kaynağı, trafolar, yüksek gerilim hatları, güvenlik kontrolü için kullanılan kapılar pili etkileyebilir. Ameliyat olunacaksa pil ayarlarını değiştirmek gerekebilir. MRI uyumlu pil bile olsa doktor ve firma bilgiisi dışında MRI çekilemez.

(Daha detaylı bilgi için Kalp Pilleri bölümünü okuyabilirsiniz)

ICD (şoklamalı kalp pili) takılmıştı, şoklama oldu ne yapmalıyım?

Şok almak çok kötü bir duygu olsa da çoğu kez hayat kurtarıcıdır. Eğer şok alırsak sakin kalmalı mümkünse dinlenmeliyiz. Tekrarlayan şok olmadı ve durumumuz iyi ise kontrol için randevu alınmalıdır. Eğer tekrarlayan şoklar oluyorsa en kısa sürede ICD takılan bir hastanenin acil servisine gidilmedir. ICD kontrolünde cihaz; ritm bozukluğu saptamış ve şoklama olmuş ise cihaz görevini yapmış demektir. Ritim bozukluğu için diğer tedaviler gözden geçirilmelidir. Cihaz bazen gereksiz yere şok verebilir. Buna uygunsuz şok denir. Uygunsuz şok varsa ya cihaz ayarları değiştirilmeli veya şoka yol açan durum tedavi edilmelidir.

Kalp pilimin kontrolleri pil firması tarafından yapılıyor bu yeterlimidir?

İlave bir hastalığınız yoksa bu kontroller yeterlidir. Ancak başka bir kalp hastalığı varsa pil ayarlarını bu hastalığa göre değiştirmek hastalığın tedavisini kolaylaştırabilir. Pil ömründe uzama olabilir. ICD varsa uygunsuz şok alma ihtimali azalır. Elbette pil ayarları konusunda deneyimli bir hekim bu ayarları değiştirmelidir. Deneyimsiz bir hekimin yaptığı ayarlar durumu kötüleştirebilir. Çoğu hekim bu nedenlerle pil firmasının yaptığı ayarlarını değiştirmekten kaçınır.

Kalp pilimin ömrünü uzatmak mümkün müdür?

Evet. Her kalbi çalıştırmak için gereken voltajlar farklıdır. Tecrübeli bir hekim veya teknisyen tarafından yapılan ayarlar kalbin daha verimli çalışmasını sağlar ve pil ömrünü uzatır. ICD’lerde uygunsuz şok olasılığını azaltır. Kalp pili firmaları genelde hastanın ek hastalıklarını bilmedikleri için riske girmezler ve pil voltajını standart ayarlarda tutarlar. Hastanın riski yoksa pilin uyarı voltajı düşürüldüğünde pil ömrü otomatik uzar. Yaptığımız bir araştırma sonucuna göre pil kontrolleri ve ayarları bizzat tarafımca yapılan hastalarda pil ömrü; standart ayar yapılan diğer hastalara göre yaklaşık 2 yıl daha fazla çıkmıştır.

RİTİM BOZUKLUĞU TEDAVİSİ

EFÇ ABLASYON

Kalpte sorun tespit edildiğinde ritim bozukluklarının tedavi edildiği uygulamadır.

DETAYLI BİLGİ
ARİTMİ "ÇARPINTI"

RİTİM BOZUKLUĞU

Kalp atışınızın rahatsızlık verici bir şekilde hissettiğinizde "çarpıntım var" diyebilirsiniz.

DETAYLI BİLGİ
ICD, CRT, CRT-ICD

KALP PİLLERİ

Kalbin ritmini oluşturan, düzenleyen ve intrakardiyak şok uygulayabilen cihazlardır.

DETAYLI BİLGİ

RANDEVU ve AYRINTILI BİLGİ ALMAK İÇİN BİZE ULAŞINIZ.

Soru ve Sorunlarınız için lütfen bize ulaşınız.